Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Ekmek ve Adalet” kampanyası kapsamında Mersin’de bir restoranda yerel basınla bir araya geldi. Buluşmada, Bakırhan yerel basının karşılaştığı sorunlara dikkat çekerek, sorularını yanıtladı.
‘Ekmek ve Adalet’ kampanyası kapsamında Mersin’de basınla bir araya gelen DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Narin Güran cinayetine dikkat çekerek ‘Devlet orada kötülüğü örtüyor. Örgütlü bir sessizlik, örgütlü bir kötülük var’ dedi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Anayasanın yapılmasından çok anayasanın içerdikleri önemlidir. Demokratik midir, toplumun dinamikleriyle birlikte yapılmış mıdır, kapsayıcı mıdır, toplumun bütün kesimlerini kendi bünyesinde barındıran, herkesin kendisini ait, bağlı hissettiği bir anayasa mıdır sorusunu sormak lazım. Şimdi böylesine olmayan bir anayasa muhtemelen bir öncekinin kötü bir örneği olarak devam edecek” dedi.
Gazetecilerin yaşadıklarının Türkiye’de yaşananlardan bağımsız olmadığını belirten Bakırhan, “Bu iktidar kesinlikle sermaye dostu bir iktidardır. Ne yerel basının, ne emekçinin, ne esnafın, ne de üreticinin dostu olmadığını hep birlikte gördük. Tasarruf tedbirleri; emekliye asgari ücretliye uygulanıyor ama Türk Hava Yolları’nda bir milyon 600 bin lira maaş alan onlarca insana tasarruf tedbiri yok. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bütçesinde tasarruf tedbirleri yok. İşte biz bunlara karşı mücadele ediyoruz, bunlara itiraz ediyoruz. Günlerdir çiftçilerle, emekçilerle, üreticilerle, emeklilerle, eko-kırıma karşı doğayı savunan ekolojistlerle bir araya geliyoruz. Kimle bir araya geldiğimizin bir önemi yok. Tamamının sorunu aynı: Üretemiyoruz, girdi fiyatları fazla. Pazarlayamıyoruz, toplumun alım gücü yok. İşçi ücretlerini karşılayamıyoruz diyorlar” diyerek buna karşı mücadele ettiklerini ve edeceklerini dile getirdi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan: ‘’Mevcut anayasa farklı kimlikler, kültürler, inançların yaşadığı bir ülkeye uymuyor. Alevinin eşit yurttaşlık hakkını tanımıyor. Kürdün dilini, kültürünü iki kelimeyi tanımıyor. Kültürler ve inançları içerisinde barındırmıyor. Evet yeni bir anayasa olmalı, demokratik olmalı. Toplumun dinamikleri yapım sürecine katılmalı. Bu bir samimiyetle olmalı. Samimiyet nasıl olur? Bir yol temizliği gibi olmalı. Yani Selahattin Demirtaş’ın, Figen Yüksekdağ’ın Can Atalay’ın onlarca seçilmiş milletvekili ve belediye eş başkanlarının, gazetecilerin, tweet attığı için insanların cezaevine atıldığı, kapının kırılarak işkence edilerek ters kelepçeyle yargılandığı, ceza aldığı bir ülkede yeni bir anayasa yapım sürecinin samimi olduğunu kim belirtebilir? Kim buna kanar? Hadi iktidar asıl bunu söyleyebilir de 16 milyon emekçi buna inanır mı?” dedi.
Mersin’in önemine işaret eden Bakırhan, “Mersin kent uzlaşısını sağladığımız sayılı kentlerden bir tanesi. Son yerel seçimlerde iktidarın kaleleri düştü. Tarihte 22 yıl çok uzun bir süre değil. Çekilmek yerine daha fazla öne çıkmak, dayanışmak hepimizin sorunlarına çözüm getirecektir” diye konuştu.
Soruların yanıtlanması sonrası Bakırhan basın emekçilerine bir süre sohbet edip, etkinlik sonlandı. Bakırhan saat 16.00’da Balıkçılar Kooperatifi Ziyareti ve Kazanlı Örtü Altı Üreticileri ile bir araya gelecek.