Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Karşılaşmalar’ temasıyla ilkini gerçekleştirdiği ‘Mersin Edebiyat Festivali’nin ikinci günü de dolu dolu geçti. Söyleşiler, atölyelerle geçen ikinci günde birbirinden değerli yazar ve şairler her yaştan edebiyatseverle bir araya geldi.
Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Serdal Gökayaz, Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı Koordinatörü ve Opera Sanatçısı Bengi İspir Özdülger ve Mersin Edebiyat Festivali Koordinatörü Prof. Dr. Cemal Sakallı’nın da katıldığı programın ilk bölümünde; Yazar Gülsevin Kıral, ‘Çocuklarla Öykü Okuma Atölyesi’, Şair ve Yazar Necdet Neydim, ‘Çocuklarla Şiir Okuma Atölyesi’ gerçekleştirdi. Çocuklar atölyelerde yazarlarla bir araya gelmenin mutluluğunu yaşarken, yazarlıkla, şiir ve roman yazımıyla ilgili önemli birçok bilgi edindi. Yazar Barış İnce de ‘Roman-Öykü Atölyesi’ ile yetişkin edebiyatseverlerle buluştu. Mersin Üniversitesi, Çağ Üniversitesi ve Çukurova Üniversitesi Yüksek Lisans öğrencileri de ‘Edebi Yapıtlarda Okur Nelerle Karşılaşır’ isimli Mersin Edebiyat Çalıştayını gerçekleştirdi.
Şebnem İşigüzel, ‘Yeni Zamanlarda Edebi Vaatler’, Gürsel Korat ‘Kapadokya ve Edebiyatım’, Kemal Varol ‘Bir Anadolu Üçlemesi : Ucunda Ölüm Var, Aşıklar Bayramı, Babamın Bağlaması’, Neşe Yaşın ile Metin Cengiz ise ‘Geçmişten Günümüze Şiirimiz’ söyleşileriyle programın ikinci bölümünde Mersinlilere edebiyat ziyafeti sundu. Söyleşilerin ardından katılımcıların soruları da yanıt buldu.
Atölyelerin ardından çocuklara Cumhuriyet Yayınları, yetişkinlere de Kültür Yayınları’nın kitapları hediye edildi. Katılımcılara ayrıca Mersin’e özgü bir lezzet olan kaynar ikramı da yapıldı.
Edebiyat Festivali kapsamında kurulan Mersin’de adını duyurmuş, en az 3 kitap yayınlamış yazar ve şairlerin kitap kapaklarından oluşan “Mersinli Şair ve Yazarların Kitap Kapakları” sergi, Kongre ve Sergi Sarayı’nda bir hafta boyunca açık kalacak. Mersinli edebiyatseverler festival bitiminde de sergiyi ziyaret edebilecek.
MEDEKA Edebiyat Kurulu Üyesi F. Saadet Bilir, Edebiyat Festivali’nin Mersin’e ayrı bir renk ve hava kattığını anlatarak, kentte adını duyurmuş yazarların kitap kapağından oluşan sergi açtıklarını söyledi. Bilir, “Bu ne kadar güzel bir şey ki 50’nin üstünde yazar ve şairimizin şu anda kitabı sergileniyor burada. Bir hafta açık, herkesi de bekliyoruz. Gelsinler yazarlarımızı tanısınlar” dedi. MEDEKA Edebiyat Kurulu Üyesi Jana Med İnanç ise “Festivale dair neler yapılabilir tartışılırken ortaya böyle bir şey çıktı. Bilmeyenlerin, duymayanların daha çok duyacağı, okuyacağı etkinlik olsun istedik” diye konuştu.
Yazar Gülsevin Kıral, Mersin Edebiyat Festivali’ne dahil olduğu için memnuniyetini dile getirerek, “Çok dolu dolu bir program hazırlanmış. Ben de bu programın bir parçası olduğum için çok mutlu oldum. Çocukları görünce daha da mutlu oldum” dedi. Kıral, Mersin Edebiyat Festivali’ne birçok önemli yazar ve şairin davet edildiğini ifade ederek, “Gerçekten çağrılan yazarlar, şairler çok dolu, çok kapsamlı olmuş, bundan sonra da dilerim ki devamı gelir” dedi.
Yazar Necdet Neydim, Edebiyat Festivali kapsamında çocuklarla bir araya geldi. Çocuklarla ilgili bir şeyler yapmanın önemine vurgu yapan Neydim, “Çocukların hem edebiyat üzerinden dış dünyaya ve hayata ulaşması, dokunması, hayatın farkında olması ama bunu estetik bir kurgu üzerinden de yapması çok güzel bir şey. Fark etmeye başladığınız zaman, ona dokunup hissetmeye başladığınız zaman tanışırsınız. Tanışmak iletişim demektir. İletişim varsa barış vardır, anlama vardır. Bir iletişim kanalının bu şekilde bir kentte gerçekleşiyor olması çok hoş bir şey, mutluluk verici” diye konuştu.
Yazar Barış İnce, festivalin çok keyifli geçtiğini söyleyerek, “Şehirlerin ve insanların edebiyata ihtiyacı var. Kitaba ulaşmak zaten çok zor, yazara ulaşmak daha da zorken böyle bir festival çok iyi oldu. Katılımın da bu kadar yoğun olacağını beklemiyordum, o yüzden çok sevinçliyim” dedi. Daha önce birkaç kere Mersin’e geldiğini ancak sadece edebiyat ile ilgili bir festivale ilk kez geldiğini söyleyen İnce, “Burada tamamen edebiyata odaklandık. Bu çok daha hoşuma gitti. Atölyeyi de uzattım çünkü katılımcıların keyfi yerindeydi. 1 saatlik atölyeyi 2 saate çıkarttık” diye konuştu.
Yazar Şebnem İşigüzel, Mersin’de olmaktan, edebiyatseverlerle bir araya gelmekten son derece mutlu olduğunu ifade ederken “Mersin, çok eski kültürlerin, Akdeniz uygarlığının bir sembolü. Edebiyattan da söz etmek her zaman mutluluk verici. Edebiyat her zaman umut verir, bir şeyleri öngörür. Çok güzel bir festivaldi. Gayet güzel geçti. Bu coğrafya zaten Türk edebiyatına katkıları olan yazarları yetiştirmiş bir coğrafya. Edebiyatı konuşmak, insanların ilgisinin yönelmesi elbette güzel bir şey. Bu festival bunların üzerine düşünmeye yol açtığı için çok güzel bir fırsattı” dedi.
Yazar Kemal Varol da “Mersin’de biz de özlemiştik aslında böyle etkinlikleri. Mersin de özlemişti bana kalırsa. Bu yeni dönemde yeniden Mersin’de bir ‘Edebiyat Festivali’nin yapılıyor olması, edebiyata aç Mersinlilerle tekrar konuşuyor olmamız çok büyük bir nimet bizim için. Umarım bu etkinlikler gelenek halini alır, devam eder, her yıl yapılır ve böylece Mersin sadece turizm değil edebiyatın da önemli bir şehri haline gelir” ifadeleriyle duygularını aktardı.
Yazar Gürsel Korat ise, “Çok yararlandığımız bir imkan sağlanmış oldu. Bu yönden Edebiyat Festivali oldukça olumlu değerlendirilebilir. Devamının da olmasını umuyorum” ifadelerine yer verdi. Şair ve Yazar Neşe Yaşın, festivalin çok güzel devam ettiğini söyleyerek, “Mersin zaten edebiyata da çok yakışan bir şehir. Bayağı da ilgi var izleyicilerden. Çok da iyi bir program yapılmış, devamını diliyorum” diye konuştu.
Şair ve Yazar Metin Cengiz ise festivalin Mersin’e çok katkısının olacağını vurgulayarak “Mersin bir liman kenti. Dolayısıyla maddi zenginliğinin aynı zamanda manevi zenginlikle desteklenebileceği, onun zemini oluşturan bir ödül olarak görüyorum, başında da zaten organizatör olarak Cemal Sakallı gibi birikimli deneyimli bir arkadaşımızın olması bunu garantiliyor. Umarız bu böyle sürer gider” dedi.
Barış İnce’nin atölyesine katılan Deniz Çağlar, festivalin tüm programlarını takip ettiğini belirterek, “Edebiyat Festivali’nin Mersin’de olması edebiyatseverler için çok büyük bir şans. Mersinli olarak çok gurur duyuyorum. Çok güzel bir atölyeydi. Her şeyi çok güzel özetledi” dedi.
‘Edebi Yapıtlarda Okur Nelerle Karşılaşır’ isimli çalıştaya katılan Çağ Üniversitesi yüksek lisans öğrencisi Beyza Nur Balcı, “Burada önemli hocalarımız, yazarlar ve öğrencilerle söyleşilerde fikir alışverişinde bulunmak gerçekten güzeldi. Burada 3 gün boyunca festivalde ağırlayacağımız yazarlarımız, şairlerimiz çok da kolay denk gelebileceğimiz isimler değil. Dolayısıyla yakından gözlemlemek ya da eserlerini söyleşilerinde bizzat yorumlamaları oldukça değerli. Sadece edebiyat öğrencilerini, edebiyat hocalarını değil kentte yazar, çizer ve okurları bir bütün olarak sevindiren bir durum. Bu festivalin kültürel düzeyde bizleri aydınlatıcı bir özelliği oldu” diye konuştu.
Edebiyatseverlerden Özge Emsal, “Mersin’in genç okurları olarak böyle bir festivalin düzenlenmesinden gurur duyuyoruz ve devamını bekliyoruz. Her kitap yeni bir dünyaya açılıyor ve böyle akademisyenlerle bir arada bulunmak kültürel anlamda bizi de zenginleştiriyor. Yeni yazarlarla tanışmak ve kültürel olarak dağarcığımızı geliştirme anlamında büyük bir zenginlik” dedi. Festivale çocuğu ile birlikte katılan Sultan Güç de “Çok güzel bir etkinlik her zaman böyle etkinliklerin yapılmasını istiyoruz. Çocuğumu da okumaya teşvik ediyor. Söyleşilere de katıldım, güzel geçti benim için, çocuğumla birlikte güzel vakit geçirdik” diye konuştu.
Şiir Atölyesi’ne katılan öğrencilerden Doğa Tunçdemir, kendisinin de şiir yazdığını ve bu anlamda atölyenin kendisi için çok faydalı olduğunu belirterek, “Buraya geldiğim için çok mutlu oldum. Şiirler hakkında bilgiler öğrendim, bunları da şiir yazarken kullanacağım. Okunan şiirler kendi hayatını anlatıyordu. Bu konu beni de etkileyebilir diye düşündüm, yazdığım şiirde birkaç değişiklik yapabilirim veya yeni bir şiir yazarım diye düşündüm. Festivali çok beğendim. Büyüyünce öğretmen olmayı düşünüyorum ama şiir yazmayı da bırakmak istemiyorum, çok seviyorum” ifadelerini kullandı.
Şiir yazmayı çok sevdiğini söyleyen Berfin Bilgi, Yazar Necdet Neydim’in atölyesi sayesinde şiir yazımıyla ilgili birçok bilgi edindiğini söyleyerek, “Yazarımızın önerilerini aldım. Nasıl şiir yazdığını, hayatı boyunca neler gördüğü, nasıl hissettiğini öğrendim. Bir şiirin nasıl yazıldığını, hangi tutkularla yazıldığını öğrendim. Bence kitap okumaları çok sağlıklı çünkü kitaplar hem bizim için hem de beynimiz için güzel bir şeydir. İçinden önerilerimiz ve tutkularımız çıkar. Şairimizin dediği gibi ‘Şiirlerde aslında bir tutku, bir düşünce yoktur. O düşünce bizim kafamızda gerçekleşir.’ Herkesin kendi anlama yöntemi, yorumu farklıdır” dedi.
Okuma atölyesine katılan 12 yaşındaki Abdullah Daş, okuma atölyesinin eğitici olduğunu, atölyenin kendisine ilham verdiğini belirterek, “Herkesin kitap okuması gerektiğini ve kitapların insanı geliştirdiğini öğrendim” derken, Fırat Çağanay ise kitap okumayı çok sevdiğini ve kitaplar arasında da en çok macera kitaplarını tercih ettiğini söyleyerek, “Bugün çok güzeldi, çok mutlu oldum. Yazarla konuştuk, sohbet ettik. Gayet verimliydi” diye konuştu.
Okuma Atölyesi’ne katılan 12 yaşındaki İrem Düzün, “Yazar Gülsevin Kıral ile tanışmak çok güzel oldu. Ona anlamadığımız soruları sorduk. Bir yazarla tanışmak çok güzel bir duygu. Kitap okumayı çok seviyorum” dedi.
13 yaşındaki Akın Doğan, edebiyat ile ilgili bir festivale katılmaktan dolayı çok mutlu olduğunu söyleyerek, “Burada yazarlıkla alakalı bayağı bir bilgi öğrendim. Burada olmak çok güzel bir duygu, değişik hissediyorum. Kitap okumayı da çok seviyorum, burası iyi oldu” dedi.